Lise öğrencisi Do-hoe, taşrada bir Taekwondo salonu işleten babasıyla birlikte yaşamaktadır. Evindeki şiddet dolu, sert atmosferden nefret eden Do-hoe, günlerini karanlık ve boğucu bir ruh hali içinde geçirmektedir. Ancak, Taekwondo alanında üniversiteye gitme hayali kuran neşeli ve pozitif sınıf arkadaşı Ju-young’un Seul'den gelişi, Do-hoe’nin hayatına küçük ama anlamlı mutluluklar getirir. Ju-young'un varlığı, Do-hoe'nin kasvetli dünyasını aydınlatmaya başlasa da babasının baskıcı kültürü, ilişkilerini bozar. Beklenmedik bir olayla yolları ayrılan ikili, on yıl sonra yeniden bir araya gelir. Bu hikâye, saf bir heyecanla başlayan hislerin nasıl derin bir aşka dönüşüp, birbirlerinin yaralarını saran bir şefkat kaynağına dönüştüğünü içtenlikle anlatır.